Brigham Young Üniversitesi tarafından 13 Mayıs 2020 tarihinde yapılan bu araştırmada video oyunlarının bağımlılık yapıp yapmadığı araştırılmıştır. Bu araştırma, video oyun bağımlılığı hakkında yapılmış en uzun araştırma olup tam 6 yıl sürmüştür.

Oyunların hayatımıza etkisi gün geçtikçe artıyor.

Çoğu insan için (özellikle genç nesil) oyun oynamak çok zevkli ve sosyal bir eğlence biçimidir. Her ne kadar eğlenceli olsa da video oyunları ile çok fazla zaman geçirmek olumsuz sonuçlara hatta bağımlılık derecesine gelebileceği konusunda endişeler var.

Bu 6 yıllık araştırma da, oyuncuların %90’ı uzun vade de zararlı olacak, bağımlılık yapacak derecede oynamadığı ortaya konuldu. Ancak geriye kalan (her ne kadar azınlık olsalar da) %10’luk kısım için bunu söylemek mümkün değil. Bu %10’luk kısım video oyunlarına gerçekten bağımlı hale gelebilir, bunun sonucunda ise hem zihinsel hem de sosyal olarak zarar görebilirler.

Video Oyunu Bağımlılığı Diye Bir Şey Var Mıdır?

Brigham Young Üniversitesi bu konuya bir açıklık getirmek için kolları sıvadı.

Brigham Young Üniversitesi aile hayatı profesörü ve baş yazarı Sarah Coyne “Bu çalışmanın amacı, kişinin video oyunları ile belirli bir ilişki içinde olmasının uzun vade de nasıl bir etkisi olduğunu amaçlamaktadır” dedi. Ek olarak da “Etkisini görmek için erken ergenlik döneminden yetişkinlik başlangıcına kadar geçen 6 yıl boyunca patolojik video oyunu gidişatını inceledik” dedi.

Developmental Psychology (Gelişim Psikolojisi)’nde yayınlanan bu çalışma, bağımlı oyuncular hakkında uzun vadeli sonuçlar bulmanın yanında, oyuncu kalıplarını da yıkıyor ve patolojik oyunun tüm bozukluklara uyan tek bir boyut olmadığını ortaya koyuyor.

Patolojik video oyunu oynanışı, video oyunlarında harcanan aşırı zaman, oyunlardan kopmada güçlük ve oyunlar nedeni ile sağlıklı işleyişin bozulması ile karakterizedir.

Oyuncuların yalnızda %10’u bu kategoriye giriyor. Patolojik olmayan grupla karşılaştırıldığında, araştırmadakilerin yetişkinlik döneminde daha yüksek düzeylerde depresyon, saldırganlık, utangaçlık ve anksiyete sergilediği görülmüştür.

Ergen bireyler yetişkinlere göre daha çok video oyunları ile vakit geçiriyor.

Coyne, kişilerin video oyunu bağımlılığa yatkınlığını ve buna bağlı sonuçlarını ölçmek için 385 adet ergen birey üzerinde çalıştı. Her birey 6 yıllık süre boyunca her yıl bir çok anket doldurdu. Bu anketler depresyon, anksiyete, saldırganlık, suçluluk, empati, toplum yanlısı davranış, utangaçlık, duyusal tepkisellik ve finansal stres gibi etmenleri ölçtü.

Coyne ayrıca video oyunu kullanımının üç farklı yönergesini buldu. Bu 6 yıllık süre içerisinde araştırmaya dahil edilen ergenlerin %72’sinin bağımlılık belirtileri düşüktü. Ergenlerin %18’inde zamanla değişmeyen orta dereceli semptomlar ortaya çıktı. Kalan %10’luk kısımda ise çalışma süresince artan patolojik oyun semptomları gösterdi.

Sonuçlara bakacak olursak, oyuncuların %90’ının bireyin hayatına zarar verecek derecede oynamadığı, fakat kalan %10’luk kısımın zamanla bağımlılık semptomları çeken oldukça büyük bir azınlık olduğunu gösteriyor. Bu bulgular aynı zamanda ebeveynlerinin bodrum katında yaşayan, video oyunlarına olan saplantıları nedeniyle kendilerini maddi olarak destekleyemeyen veya bir iş bulamayan oyuncuların klişesine de aykırıdır.

Ek olarak Coyne, “Video oyunları hakkında gerçekten harika şeyler olduğunu düşünüyorum. Önemli olan onları sağlıklı bir şekilde kullanmak ve patolojik seviyelere çekilmemektir.” dedi.

Kaynak:

  • Brigham Young Üniversitesi tarafından sağlanan malzemeler . Orijinali Cami Buckley tarafından yazılmıştır. Not: İçerik, stil ve uzunluk için düzenlenebilir.
  • https://doi.apa.org/doiLanding?doi=10.1037%2Fdev0000939
  • https://www.byu.edu/
  • https://www.weil.com/people/sarah-coyne
  • https://en.wikipedia.org/wiki/Developmental_psychology

İlginizi Çekebilir: League of Legends Neden Hala Oynanıyor?

Biraz troll, biraz deli dolu, biraz da oyun aşığı...

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz